Acıma Kültüründen Hak Temelli Yaklaşıma
Engellilik Algısında Dilin Dönüştürücü Gücü
Dil, basitçe seslerden, kelimelerden ve dilbilgisinden oluşan bir iletişim sistemi olarak tanımlanır. Ancak bu basit tanımının ötesinde gerçekliği inşa eden ve toplumları birbirine bağlayan, iletişime aracı olan bir sistemdir. Ağzımızdan çıkan her kelime, bilinç dışımızdaki önyargıları gösterir. Bu da, kelime seçimlerimizde acıma dilinden hak temelli dile geçişin önemini vurgular.
Engellilik çalışmaları alanında sıklıkla tartışıldığı üzere, kullanılan dil masum değildir; bir bireyi ya toplumsal hayata dahil eder ya da onu ötekileştirir. Tarihsel süreçte engellilik, çoğunlukla “eksiklik” veya “bozukluk” üzerinden tanımlanmış, bu da “sakat” veya “yardıma muhtaç” gibi ifadelerin yerleşmesine neden olmuştur. Ancak bugün gelinen nokta, acıma duygusuna yaslanan bu dilden, bireyin onurunu merkeze alan “hak temelli” bir dile geçişi zorunlu kılmaktadır. Çünkü engelliliğin, bireysel bir eksiklik veya yetersizlik olarak algılanması, bireyin yeteneklerini sınırlandırmasına ve kendisini toplumdan soyutlamasına yol açmaktadır (Yasin ERDURAK, 2025).
Belli bir farkındalık oluştuğu da görülmekle birlikte, hala engelli bireyler toplum içinde “yardıma muhtaç” veya “sınırlı” olarak görülebilmektedir (Yasin ERDURAK, 2025). Bu algı, bireylerin kendi potansiyelini ortaya koymasını engellemekte ve sosyal ilişkiler kurma süreçlerini olumsuz etkileyerek izolasyona neden olmaktadır (Barnes, 2012).
Tıbbi Modelden Sosyal Modele Geçiş
Dildeki dönüşümü anlamak için teorik zemine bakmak gerekir. Engelliliğin Sosyal Modeli, bu konudaki bakış açımızı kökten değiştirmiştir. Oliver’ın (1996) kavramsallaştırmasına göre, sorunun kaynağı bireyin biyolojik özellikleri değildir; asıl sorun, toplumun bu farklılıkları kapsayacak şekilde düzenlenmemiş olmasıdır. Tıbbi model, bireyi “tedavi edilmesi gereken bir hasta” olarak kodlarken, sosyal model “hakları ihlal edilen bir yurttaş” portresi çizer.
Fiziksel Engellilerin Ayrımcılığa Karşı Birliği’nin (UPIAS) yön verdiği sosyal modelin merkezi düşüncesi, kişinin sakat olmasının nedeninin toplum olduğudur (Reşat AÇIKGÖZ, 2023). Dolayısıyla toplumun temelini oluşturan dilin değişmesi, suçluyu bireyin bedeninde aramaktan vazgeçip, toplumsal bariyerlere odaklanmak anlamına gelir. Barnes ve Mercer (2010), bu değişimin sadece kelimelerde kalmadığını, engelli bireylerin pasif birer “bakım nesnesi” olmaktan çıkıp, kendi hayatları üzerinde söz sahibi aktif özneler haline gelmesiyle eş değer olduğunu savunur.
İnsan Odaklı Dil
Dil, Engelliliğin Sosyal Modeli’nin önemli bir parçasıdır çünkü dil, çevremizdeki toplumun kültürel varsayımlarını ve düşünce biçimini yansıtır (UK, tarih yok). Dil asla sadece tanımlayıcı değildir; birbirimizi nasıl gördüğümüzü, farklı kimliklere verdiğimiz değeri ve bazen de nasıl davrandığımızı şekillendirir (UK, tarih yok). Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi (2006), engelliliğin bir çeşitlilik olduğunu ve bireylerin onuruna saygı duyulması gerektiğini vurgular. Bu noktada kullanılan dil kilit roldedir. Kişiyi tanımlarken ‘kör Ahmet’ gibi ‘kimlik odaklı dil’ (Identity-first language) kullanımı kişinin engelini en başa koyarak onun tüm kimliğini tek bir özelliğe indirger. Oysa “görme engelli birey” ifadesi, önceliği “birey” olmaya verir. Bu, literatürde ‘insan odaklı dil’ (person-first language) olarak adlandırılır.
Nihayetinde sözcükler, çevremize bakışımızı ve çevremizi algılayışımızı şekillendirir. “Sakat” kelimesinden “engelli birey” kavramına geçiş, dilde yapılan bir düzeltmeden çok daha fazlasıdır. Acıma dili, bireyleri pasifize ederken, hak temelli dil onları özgürleştirir. Akademik çalışmalardan medyaya, yasal metinlerden sokaktaki diyaloğa kadar bu dönüşümü sahiplenmek, engelsiz bir yaşam için eşitlik sağlamanın en temel yoludur.
Kaynakça
Protocol. chrome-extension://efaidnbmnnnibpcajpcglclefindmkaj/https://www.un.org/disabilities/documents/convention/convoptprot-e.pdf adresinden alındı
Barnes, C. (2012). Understanding The Social Model of Disability: Past, Present and Future.
Colin Barnes, G. M. (2010). Exploring Disability: A Sociological Introduction.
Oliver, M. (1996). Understanding Disability: From Theory to Practice.
Reşat AÇIKGÖZ, H. Ö. (2023). Sakatlık Sosyal Modelinde Sosyolojik Perspektifler . Sosyal Bilimler Dergisi , 6-7.
UK, D. R. (tarih yok). Social Model of Disability: Language. Disability Rights UK: https://www.disabilityrightsuk.org/social-model-disability-language?srsltid=AfmBOorwfLpjK0S1iYay5tHsLXacBQKHrnblhUgt3WopsjJAwjVKsPgr adresinden alındı
Yasin ERDURAK, R. Y. (2025, Haziran 1). Engelli Bireylerin Toplumsal Bütünleşmelerini Etkileyen Bariyerlere Yönelik Geliştirdikleri Çözümler. Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, s. 7.